Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | siyasi açıdan | politically adv. | ||
A constitutional reform in Europe without the participation of the future members is politically indefensible. Avrupa'da gelecekteki üyelerin katılımı olmadan yapılacak bir anayasa reformu siyasi açıdan savunulamaz. More Sentences |
Turkish | English | |
---|---|---|
Colloquial | ||
Colloquial | toplumda/siyasi açıdan yüksek konumdaki insanlarla ilgili espri yapmak | punch up v. |
Politics | ||
Politics | siyasi açıdan pasif durumdaki çoğunluk | silent majority n. |
Politics | aşırı sağın ve aşırı solun birçok açıdan benzer olduğu öne süren siyasi teori | horseshoe theory n. |
Politics | siyasi açıdan tarafsız | politically neutral adj. |
Politics | (islam ülkelerinde) asil soydan gelen veya siyasi açıdan önemli kimseler ile ilişkili | shereefian adj. |